Archive for the ‘Hayata Dair’ Category

SURLARDA AÇILAN GEDİK.. TARİH , TARİHİ ESER NEYİMİZE , MANZARA ŞAHANE :))

YORUMSUZ..

Yer ülkemizde bir yer fakat ismini vermeyelim.. Üstte vatandaşın açtığı büyük gedik , altta belediyenin açtığı gedik.. Yoruma gerek var mı :)) 

 

05022008(017)

 

BİR KÖŞEYE ATILMIŞIM.. – FERNANDO PESSOA (Huzursuzluğun Kitabı)

fernandopessoa-yeni1

fernandopessoa-yeni3

‘…… ASLA BİR GELECEĞE SAHİP OLMAMIŞ OLDUĞUM GÜNLERDEN BİRİNDEYİM…… KARŞIMDA YALNIZCA BİR SIKINTI DUVARIYLA KUŞATILMIŞ , TAŞ KESİLMİŞ BİR ŞİMDİ VAR. Irmağın karşı kıyısı , karşıda bulunduğuna göre , asla bu taraftaki kıyı değil; çektiğim acıların tek nedeni de bu. Nice limanlara yanaşacak gemiler var elbette , ama hiçbiri hayatın ıstırap vermez olduğu limana varmayacak , her şeyi unutabileceğimiz bir rıhtım da yok. ÜSTÜNDEN ÇOK ZAMAN GEÇTİ BUNLARIN, AMA BENİM HÜZNÜM HEPSİNDEN ESKİ.
Ruhum bu haldeyken , hayatın hırpaladığı dertli bir çocuk olduğumu bedenimin tüm bilinciyle hissediyorum.. BİR KÖŞEYE ATILMIŞIM, oyunlar oynayan başka çocukların seslerini duyuyorum. Dalga geçer gibi verdikleri kırık, teneke oyuncağı sımsıkı kavrıyorum. Bugün, 14 Mayıs , saat akşam dokuzu on geçe , hayatımın bütün tadı, bütün değeri işte bundan ibaret.
Tutsaklığımın sesiz pencerelerinden gördüğüm bahçede bütün salıncaklar dalların üzerinden aşırtılmış, şimdi öylece sarkıyor; en tepeye dolanmışlar; YANİ, FİRAR ETTİĞİMİ DÜŞLEYECEK OLSAM, ZAMANI AŞMAK İÇİN GÜVENEBİLECEĞİM SALINCAKLARIM BİLE YOK.
HAYAT FISIR FISIR , YUDUM YUDUM , DURA DURA CANIMI YAKIYOR ……’ – FERNANDO PESSOA

fernandopessoa-yeni5

 

fernandopessoa-yeni8

‘‘HER SÖZCÜK FAZLADAN BİR SÖZCÜKTÜR……’’ – E. M. CIORAN

İnsan bir uçurumdur..- CIORAN

cioran-2

‘..Hayat ise sadece kesintilerle mümkündür. İnsanlar bu yolla hayata tahammül ederler, uykunun verdiği kesintiler sebebiyle. Uykunun ortadan kalkması bir tür uğursuz devamlılık yaratır. Tek bir düşmanınız vardır, o da gündüzdür, gün ışığıdır..’

‘..Bir kitabın hakikaten bir yara olması gerektiğine , okurun hayatını herhangi bir şekilde değiştirmesi gerektiğine inanıyorum. Benim kitap yazarken ki fikrim , birinin gözünü açmaktır, onu sopalamaktır. Gazete okur gibi okunan kitapları sevmiyorum : Bir kitap , her şeyi altüst etmelidir, her şeyi sorgulama konusu etmelidir..’

cioran-1

‘..her insanin içinde bir peygamber uyuklar ve o uyandığında, dünyadaki kötülük biraz daha artar..’

‘..her arzunun içinde bir keşişle bir kasap tepişir..’

cioran-3

‘Hiçbir şey eskisi gibi değil; günümüzde bir de insanın benzeri görülmemiş ve akla sığmayan bir değişikliğe uğradığını göreceğiz. Hıristiyanlık hapı yuttu, ama tarih de yuttu. İnsanlık kötü bir yola girdi. Bütün diğer türlerin yerini alan bu insan kaynaşması tahammül edilmez bir şey değil mi ? Sonunda tek ve eşsiz bir metropol olacağız , küresel bir mezarlık.. İnsan kendisini çevreleyen her şeyi kirletiyor ve yozlaştırıyor; önümüzdeki elli yıl içinde kendisi de büyük bir yıkıma uğrayacak..’ (1970 yılında yapılmış bir röportajdan.)

cioran-4 

‘..Yirmi yaşımdayken, gecenin üçünde evden çıkan ve şehirde öyle dolanan bir oğlu olduğu için annem elbette ki ümitsiz bir durumdaydı. Hiçbir şey yapmayan ve okuyan bir oğlu olduğu için. Ama bunun hiçbir anlamı yoktu : Kısacası tam bir başarısızlık örneğiydim. Çok şey vaat etmiş ve hiçbir vaadini yerine getirmemiş bir tiptim. Size bunu söylüyorum çünkü..neyse, göreceksiniz.. Dolayısıyla , yirmi yaşındaydım ve evde annemle benden başka kimse yoktu. Saat öğleden sonra ikiydi – hep saati belirtiyorum, çünkü hayatın olağanüstü anlarında saat önemlidir, kendinde değil, ama benim için önemli-, hatırlıyorum , kendimi kanepenin üzerine attım ve ‘Artık dayanamıyorum!’ dedim. Ve bir Ortodoks papazının eşi olan annem, bana şöyle dedi: ‘Böyle olacağını bilseydim kürtaj yaptırırdım!’ Söylemem gerekir ki bu sözler, beni bunalıma sokmak yerine, bir kurtuluş gibi oldu. Bana iyi gelmişti… Çünkü hakikaten sadece bir kaza olduğumu anladım. Hayatımı  ciddiye almak gerekmiyordu. Kurtarıcı bir sözdü bu. Yalnız , yine de kürtajın ailelerde kabullenilmediği bir dönemdi, gizli saklı bir şeydi. Şimdi bu şeyler normal. Ama yine de , bunu bana bir papaz karısı olan annemin söylemesi… annemin çok zeki bir kadın olduğunu da hemen hemen bu dönemde anladım… Bundan önce hor görüyordum onu. Onu takdir etmeye başlamama iki şey enden oldu : Bir gün bana sadece Bach’ı sevdiğini söyledi (ben de onu büyük bir müzisyen olarak görüyordum) ; bir de kürtaj üzerine o sözü..’

 

cioran-6

cioran-5

YORUMSUZ..

YORUMSUZ..

:))

Tansu

 

Yusuf için..

Oysa oyuncu olmayanların bile
oyun oynadığı bir yaşamda yusuf
eski telgrafhanelerden tez gel sabahlarımıza
kollarından sarkan el örgüsü hırkalarda
üzeri örtük dirençlerin dili
biz anladık
bz anladık annenin ne söylediğini
bir tulum sesinde uğurlanan yılların izi kalmasın üzerinde diye
duvarların nemi kalmasın diye anan
hep dışarıda yatırıyor ya seni
zaten anadan başka kimin aklına gelir
acıyı kovalamak
çünkü biz bir köpek gibi kaçarız hüzünlerden
hüzünler ki bizden bir adam çıkarır ortaya

dağların öteki ucunda da olsan varlığın
içimize sızan yusuflar gibi çoğalır
anlıyorum ki vicdanımın körelen keskinliğiyle
bedel bizim kazandıklarımızla ödenen birşey değil
çıplak ayaklarınla çıktığın doktor yanı şahit
seninki teslimiyet değil
bak utanıyorum sana çok güzel bir adam olduğunu söylemeye çünkü konu bu değil.
yani mevsim sonbahar’ı geçti.
kışın ağaçlar sarı bile değil.
çıplağız. bütün duygulardan çıplağız yusuf.

Yazan : SEAGULLİNESKİŞEHİR

sonbahar-

Ziggy Stardust

” Eğer görmeyi biliyorsanız , baktığınızda O’ndan başka hiçbirşey görmeyeceksiniz ”

Eski Ahit

yorumsuz……

iancurtis-1

IAN CURTIS

(15 Temmuz 1956, 18 Mayıs 1980)

 

 

‘İşaretiz biz , yorumsuz

acısız , sanki

yabancıyken

dilimizi yitirmiş………………..’

 

HOLDERLIN

 

‘Çıplak kalanlarız biz ,

Kovalananlarız…………..

Pislik gibi dilsiz ve sessiz………….’

 

M. TSVETAYEVA

Ya Basta……

ezln-abajo1

‘eğer biri sana parmağıyla güneşi gösterir ve sen de parmağa bakarsan aptalsın demektir. eğer güneşe bakarsan daha da aptalsındır, çünkü güneş gözlerini kör eder. senin bakman gereken parmakla güneş arasında uçan kuştur..’-Zapatista

 

 

‘onur, milliyeti olmayan o ulustur, aynı zamanda bir köprü olan o gökkuşağıdır, içinde hangi kanın dolaştığı önemli olmayan kalpteki o tınıdır; sınırlar,gümrükler ve savaşlarla alay eden o asi itaatsizliktir..’-S. MARCOS

İsimlerimiz..

İsimlerimiz… Annelerimiz , babalarımız onları bulmak için ne kadar acı çektiler. Nasıl da bizi düşündüler. İsimler birer kelime sadece ve kelimeler ne anlama gelir ki… GÖZLERİMİZ İSİMLERİMİZDİR..-Fairuz

fairuz

Tuncel Baba..

076f4f9e076f4f9f

‘..Benim japon hocamın bir lafı vardı : ‘acını terbiye et.’ Acıyor mu , acıyor , acını terbiye et ve bu işi yap. Vücut dayanmıyor artık, gövde tükeniyor ve sen yanıyor musun? Yanıyorsun, boşver, devam et sen. Bu nedenle ben hep mutluydum. Biz acıyı bal eyledik dostum!..’
TUNCEL KURTİZ