Archive for the ‘Güncel’ Category

……BENİM İÇİN……

Herşeye bir anlam atfedilmemeli , anlam atfedilen şey ağırlaşıyor , dibe çöküyor. Ağırlık bağlanan bir cismin suda batışı gibi……

BONNIE PRINCE BILLY

04112008050

BENİM İÇİN IRMAKLARCA AĞLAYASIN………………(Z.)

Seni Günlere Böldüm……

Seni Günlere Böldüm

Seni günlere böldüm, seni aylara
Daha yıllara, yüzyıllara böleceğim
Ve her zaman söyleyeceğim ki beni anla
Böyle eskitilmiş de olsa bu kalbi
Minesi çatlamış bir diş gibi durduracağım karşında.

Şiirler söylenir, şiirler biter
Biz bu sevdayı neresine sakladıktı sen ona bak da
Kahverengi avuçlarına mı gözlerinin
Tam oradan mı kahverengi yağan bir aydınlığa.

Bütün günler yenileşir her bekleyişte
Ve bütün dünler, bütün geçmişler
Kapını açarsın ki bir de, hiç kimseler yok
Çaresiz, benim sana gelişim de hep böyle.

Dün akşama doğru turuncu bir bulut geçti
Sonra bütün bulutlar hep birden geçti
Anılar, anılar, belki hepsi bir kelime.

EDİP CANSEVER

edip-3

Sana Bakmak..

dsc031001

(İkizime..)

SANA BAKMAK 

Göğe bakmak gibi bir şeydi anlaşılan
Açık mavi bir göğe, gündüz yıldızları olan
 
Sana bakmak gölde kayık olmaktı
Kış günü köy evinde soba olmaktı bir de
Yaz günü bir ağacın gölgesinde uyumak
Elma soymak gibiydi, kavun kokusu
İçimdeki hastaneden taburcu olmak
Sana bakmak bana hep iyi geldi
Sanki saç örgüsüydün salkım söğütte
Sana bakmak güzel olan her şeydi
 
Sokak kedisine şefkat, baltalara merhamet
Sana bakmak ağaçlardan yana olmak demekti
Bahçe mahkemesinde nergisin tanıklığı
Yoksul öğrencilere defterlerdi, kalemdi
 
Heyecanını yitirmiş istasyondum belki de
Gelen hiçbir tren beklediğim değildi
Yalnızlığa sarılmaktan kurtuldum
Çünkü yüzüne baktım çünkü yüzün ay
Işıtıverdi birden içimdeki geceyi
 
Sana bakmak yastan çıkıp dörtnala
Lunapark şenliğine geçmekti bir bakıma
 
Teneffüs zili kadar sevimli derslerdi yüzün
Çiçekten karneyle eve dönmekti
Bitmiş gibi konuştum, şaşkınlıktandır
Sana bakmak iyi değil , pekiyi.
ABDULKADİR BUDAK

 

 

Onlar da olmasalar benim gayrı kimim var ?

YAPRAK DÖKÜMÜ

Sararıp dökülmeden önce kızaran yapraklar ki onlar
Şan verdiler ortalığa bütün bir sonbahar

Mevsim dönüp de yeniden yeşermeye başlayınca rüzgâr
Çıplağında o atın yine onlar koşacaklar
O çocuklar
O yapraklar
O şarabî eşkiyalar

Onlar da olmasalar benim gayrı kimim var?

CAN YÜCEL

Muhsin Bey……

Muhsin Kanadıkırık : – Ee hani ben kazanmıştım…… peki hepsini sana bırkatım……Haklsın ben bu işi beceremiyorum. Bunlar benden çok sana layık……………………

…………………………………………………………………

Mıhsin Kanadıkırık : – Ne kadar sürer ki bu kaçış. Yoruldum artık……Bu işin bedelini ödemek lazım…… Haa bir de çiçeklerimi sula emi……Sularken konuş onlarla , seni duyarlar……

SALVA MEA……

faithless-2

 

 

SALVA MEA – FAITHLESS

 

HOW CAN I CHANGE THE WORLD IF I CAN’T EVEN CHANGE MYSELF?
HOW CAN I CHANGE THE WAY I AM?
i don’t know, i don’t know.
i take a look at the world behind these eyes,
every nook, every cranny reorganize,
realize my face don’t fit the way i feel.
what’s real?
i need a mirror to check my face is in place,
in case of upheaval, fundamental movement below,
what’s really going on i wanna know,
but yo’, we don’t show on the outside, so slide.
just below my skin i’m screaming…
i need a mirror for my spirit,
yeah, can you feel it?
when i get deep, wanna hear myself sleep,
not drowning, tumbling around and around in the voices
like a crowd in my head so loud,
i wonder what it’s like to be dead,
i hope it’s quiet, noise in my head like a riot,
any remedy you have for me i’ll try it.
just below my skin i’m screaming…
i’m going deep, so deep that i can’t sleep,
the pills ain’t cheep but the bills are steep,
so i lift up with a booze and a slpiff,
try to snooze,
but who’s dreaming is this is it win or loose,
put down the drink, try not to think,
let it go, fundamental movement below,
IN YO’, REALITY IS DREAMING,
JUST BELOW MY SKIN I’M SCREAMING…

 

Faithless

Les 400 coups (400 Fırça Darbesi) – François Truffaut

”Bunca aptallığın olduğu yerde

Korku sapıklıktır çocuğum.

Gençler inanırlar

Gelecekleri olduğuna

Ama kimsenin yoktur geleceği……………….”

THOMAS BERNHARD

 

jeanpierreleaud-16

Duymak istiyorum.

Ne olur suskun durma birşeyler söyle..

sorrow_of_solitude_by_endless_destruction

[audio:https://www.aylakadamiz.com/audio/cemali.mp3]

Suda Yiten Ayışığı……

Suda Yiten Ayışığı

 
Kırk sevginin baygınıyım – belki de yüzkırk –
yine de yalnızlık yalazlanır kırık kalbimde
 

Otların tutuklusu
haylazı ağzım
şimdi tutlusu kara suların.

Her şeye yeniden başlayabilseydim eğer
aşkımı acıyla anmazdım artık.

Ben ki delisiyim suların, oysa bu sular
çöl rüzgarı kadar bulanık.

Akar gibi geçiyorum dünyadan, ısınıp bakınmadan,
sarhoş
sıkılgan
sırılsıklam…

Kırk diyarda kırkbin öpüşün bitkiniyim
dudağında kırkbin kekik tadı kamaşır
yine de kalbim ısırgan mı ısırgan.

Eşini çağlayana kaptırmış balığıyım bu nehrin
aydır, geceden beri dişlenmiş kelebeğin
her sabah ağzımda ölümüyle buluşan

Nihat Behram

SONBAHAR……

”…her daim düşleri peşinde koşan sabırsızlık zamanının güzel çocuklarına…”
sonbahar-1