YİTİKSİZ..
sabaha karşı oturup ağladınız
ama mesela şimdi ben
ne aradığımı bilmiyorum
sabaha karşı oturup ağladınız
çünki sizin aşkınız vardı
kurumuş çiçekleriniz vardı
aşina yıldızınız gökte
oturup çok ok ağladınız
ağlayıp iyi ettiniz
size imreniyorum çünki
çünki ölümsüz gibiyim yalnızlığımda
çünki yalnızlığımda öyle güzelim
üç beş kalem insan gelip geçtiler
biliyorsunuz bu dünya bana yetmez
biliyorsunuz bütün kapıları omuzladım
kimini açtım kimini açamadım
bütün gemileri dolaştım limanlarda
hepsi rıhtımlara bağlıydılar
bütün adalar yitikti
sabah karşı oturup ağladınız
çünki siz bulup da yitirdiniz
ben yitirmem bir bulsam
bütün kayaları üst üste korum
ama biliyorsunuz her şey gelip geçecek
süslü kadınlar gibi oymalı arabalarda
iki vakit arasında sessiz bir çiçek
bir dökülecek bir açacak
sonunda cılız köprülerin öte başında
bir benim bulamadığım kalacak
sabaha karşı oturup ağladınız
ama mesela şimdi ben
ne aradığımı bilmiyorum..
TURGUT UYAR (Varlık , 1954)
DENEME..
‘işte geldim gidiyorum
şen olasın halep şehri’
gelin bütün yıldızları doldurun
karanlık yalnızlığıma..
ne ışıldar yanı yörem , ne ışır
ölürsem yalnız ölürüm
seversem yalnız severim
insanlar gelir geçer ömrümden ama
macera benimdir geçmişlere karışır
kötümser miyim dersiniz , hayır
bu gerçek en alası gerçeklerin
göveren arpaların buğdayların peşine
senin , benim , bütün yaratılmışların
en ulu ağaçların , en şakrak kuşların
düzlerde açıp açıp kavrulan çiçeklerin
aşkımız , meşkimiz tek başına..
TURGUT UYAR (Varlık , 1953)
TEL CAMBAZININ TELDEN DÜŞERKEN SÖYLEDİĞİ ŞİİRDİR..
eğreti zamanlar kayıp geçti
bir deli yıldızları sayıp geçti
bir adam köprülerde ağlıyordu
o adam deliydi ben akıllıydım
hu dedi ninnilerimde güzel kızlar
güzel kızlar var olsun
dünyada bir ben varım
bir de bu olmayası sahipsizliğim
benim anlamadığım başka şey
biri gözlerimi kapamış bilemiyorum
dağlarda iki kekik koksa
biri benim içindir
iki kaya yarılsa
siz beni bu şehirden alın götürün
tükenmez yağmurlarda ıslatın
elime iki kulaç ip verin
düğümleyip düğümleyip çözeyim
şehrin bütün ışıklarını söndürün
kapatın bütün kapılarını
beni bu şehirden alın götürün
bir elim sağ cebimde
bir elim sol cebimde
bu hüznü sizde bilirsiniz
anlat deseniz anlatamam
enine boyuna yaşarım ancak
bu koku bilmediğim bir koku
bu gece kayık gecelerden birine benzer
dört yanım karanlıkta
büyük rüzgarlarda savrulacağız
öylece dur kollarımda öylece
karanlıkta telaşa seni hatırlıyorum..
TURGUT UYAR (Şairler Yaprağı , 1954)
‘YİTİKSİZ’ (Kitaplarına Girmemiş Şiirleri) – TURGUT UYAR , YKY , Haziran 2010..