gözlem kulesi

İncelik ve günümüzün vahşi depremleri rock ve s…ş tarihi

İnsanlığın kanlı ellerinde, doğanın toprakaltında Chopin

eğilip dudağı dudağıma değdiğinde, güneş en güzel Rönesans’ta soyunmuş

üçüncü sayfa haberleri kendilerini kesen başkalarını kesen

ve bizi bize taşıyan tirenlerin önüne kendini atan on yedilik bir kız çocuğu kadar sıradan doğum-yaşam-ölüm üçgenindeki bermuda!  

 

bak olmuyor! savaşmanın sırası değil çıkın bu kuyruktan, beklemeyin

kredi kartları, gökdelenler, rüzgarın kafatasımıza değememe ihtimali de var

incelik ve günümüze çok uzak düellolar. Kılıçtaki kalp artığı ve

kazanmanın vahşisi de var. But, sırf et sonrasında masalarca şarap

eğilip öptüğümde dudaklarından açılan uçurum. toprağın kayması havanın olması

hepsini yaşadıkça bok gibi tadı var.

Edebiyat kaçkınları daha iyi kelimeler bulabilir aşkımıza, öğretilmiş bilinç, genlerimizde süren karmaşa, kelepçe, taşıyıcılıktan yargılanıyorum

babamı kanımda, s….i avuçlayıp bakıyorum. herkes bakıyor ben bunu biliyorum.

 

İncelik ve kapitalizmin şefkatli bombaları arasında tur rehberi; sağımızda Hiroşima

solumuzda Vietnam ve fotoğraf makinalarının deklanşörleri

Çin sermayesinin canı cehenneme.

Sevgilim biz ölmeliyiz. Amsterdam’da kutup kaçkını iki zenci gibi bileklerimize teğet geçen jilet alkol kirli bir yatak eşliğinde söylemeliyiz son şarkılarımızı

Dünyanın canı cehenneme, inceliğin de!    

Ta taaa taaaa.

‘Papyrus’

Comments are closed.