Sev Kardeşim / 1972
Sanayileşmenin hızla arttığı bir dönemde çekilen filmde boğazın mavi sularının mekanı olan mahallede kurulmak istenen fabrika inşaatı konu edinilmiştir. Bu niyetle mahalleye gelen avukatın karşılaştığı tepki hafızalarda hala yerini korumaktadır; “Fabrika kuracak yer kalmadı mı sanki?” bunun haricinde dolmabahçe saat kulesi ve kalabalık iett otobüsleri hatırda kalan detaylar olarak sıralanabilir.
Gelin / 1973
Ömer Lütfi Akad’ın “Gelin – Düğün – Diyet” üçlemesinin ilki olan yapımda göç olgusu ve istanbula göç eden taşralı insanların yaşadıkları travma ile yüzleşmek mümkündür. Bunun için filme kulak verelim biraz da; “Hıdır: Şu boğaz, şura Üsküdar, Galata Veli: Koca kent Hıdır: Şu gördüğün onda biri.” İstanbul’daki sonradan büyüyecek olan “küçük anadolu” yapısını yansıtan unutulmaz ve gerçekçi bir çalışma.
Hababam Sınıfı / 1975
Küçükken bir günde bitiriverdiğim romanın film versiyonu haylaz yanımızı temsil eden, izlemeye doyulmayan bu samimi filmin çekildiği okul, Valide Adile Sultan Kasrı’dır. Kullanılan kostümler ve söylenen şarkılar dönemle özdeşleşmiştir.
Kapıcılar Kralı / 1976
Filmin mekanı Cihangir’deki güneşli sokaktır. Çöpçüler Kralı’na da ev sahipliği yapan mekanda İstanbul’da apartman hayatının ipuçlarını görebileceğimiz sağlam bir filmdir. Küçük bir Türkiye portresi görünümdeki yaşamı konu edinen apartman hayatı aynı zamanda Suadiye’yi mekan edinmiş Bizimkiler dizisinin esin kaynağıdır.
Sultan / 1978
İkinci Boğaz köprüsü yakınındaki mahalle köprü inşaatından sonra oldukça değerlenecektir. Bunun bilincindeki muhtar, yeni yapılanma için mahalledeki evleri teker teker satın alır. Tarabya’da gündeliğe giden kadınların tek eğlencesi ise sinemadır. grev, zam ve işsizlik mahalle kahvesinin vazgeçilmez konularıdır.
‘HERDEM’