‘..bazen de saygıdeğer abilerim ablalarım, dünyası yerle bir olur insanın.. hayat ; fazla yormadan idare etmeyi sağlayan bütün anlamlarını yitiriverir.. en akıllıca sandığınız fikirlerinizin saçmalığını, en içten duygularınızın yapmacıklığını kavrarsınız. aslında hiçbir konuda fikriniz bulunmadığını , aslında hiç kimseye karşı bir şey hissetmediğinizi ve tüm evrenin de size karşı gaddarca kayıtsızlık içinde olduğunu.. hep gözünüzün önünde durduğu halde o güne dek her nasılsa yok saymayı başardığınız bu gerçeği fark ettiğiniz anda ilahi işleyişi de çözmek üzeresiniz demektir…
tanrı , içindeki tahammülfersa boşluğu doldurmak için evreni yaratır.. evrenin içine gezegenleri, gezegenlerin içine dünyayı, dünyanın içine hayatı, hayatının içine insani yerleştirir.. ve onun içine koyacak bir şey bulamaz.. işte insan denen bu tuhaf hayvanın, varlıkların en yücesi ve en anlamsızı kılınışının hikayesi.. evrenin orasını burasını felsefeyle, sanatla, aşkla, hatta ironik biçimde tanrı ile bezerken, ortak anlamsızların en küçüğünün elbette bir gerçeği unutmaması gerekmektedir.. hakikatte bütün kitaplar sayfaları doldurmak için yazılır..’
ALPER CANIGÜZ
Oğullar ve Rencide Ruhlar (İletişim Yayınları , 2004)