‘yabancıların en yakınıydın sen…’

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

gülücükler burada olsun mu ? olsun olsun… gülücükleri engellemeyelim.. zar zor açılan bu parantezler hiç kapanmasın.. seni çok seviyorum aylak adam’ız…. tesadüfen rastladığım ve vazgeçemediğim.. birgün baştan sona okumak dinlemek görmek istiyorum her paylaşımını üretimini.. şarkılarını dinlemek.. bugün kulağıma çalınan ve aklımda kanal gülbahar-munzur… ben sevgisini de üzüntüsünü de coşkuyla yaşayan biriyim.. ölene kadar üzülen, ölümsüzleşene kadar sevinebilen biri..

ama  nedense hiç bitmeyen bir kasvet sıkıntıyla bu aralar başedemiyorum.. ve bu aralar ne çok üzülmek ne çok sevinmek.. GRİ herşey.. kendimi, anlatmak hemen zor belki ara ara yazarım ve öyle açılırım.. ben de o aylaklardanım işte.. tezer’i , nilgün’ü ,  pavese’yi ve yusuf’u  ve diğerlerini sevenlerden..

sıradan bir hayat içinde boğulmakla geçen bir ömür.. biliyormusun ? nedense bir anda herşey sıradanlaştı.. 30 yaş sonrası..

hayat nilgünün dediği gibi “Bir kuş üzümü kadar ufak” hayat.. zeytin,  portakal ve limon ağaçları gölgesinde bir evim.. has sızmasından zeytinyağlı yemeklerim balıklarım otlarım bir de  rakım olsuN soframda.. bilmem ben viski ve kokteyl içmesini.. rakı ise dosttur.. kalabalık olsun sofram.. yalnızlık ben isteyince gelsin..  hüzün ise biliyorum hep orada yanıbaşımda olacak.. Hüznün rengi ise beyaz.. 

Aylak adamız.. bugün sen de rastladığım Zelda’nın  şiirindeki bu dizeyi sana gönderiyorum : “yabancıların en yakınıydın sen!” 

Ve..

‘Benden sonra kuşlara iyi bakın…’ – N.MARMARA

sevgiyle..

‘TAFLAN’

Comments are closed.